METE Çalıştayı

‘Mesleki eğitimde kalite ve verimliliği geliştirmeliyiz’
Mesleki ve Teknik Eğitimde Ortak Akıl Arayışı Çalıştayı’nda açılış konuşmasını yapan ANKESOB Başkanı Mehmet Yiğiner, “Bir ülkede gelişimin sağlanabilmesi için temel şart  mesleki teknik eğitimdir. Mesleki ve teknik eğitimde kalite ve verimlilik boyutunu ön planda tutmamız zorunluluk arz etmektedir.” dedi.
Mesleki ve Teknik Eğitim Gönüllüleri Platformu tarafından ‘Mesleki ve Teknik Eğitimde Ortak Akıl Arayışı Çalıştayı’, Ankara Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli’nde düzenlendi. Alanında faaliyet gösteren on bir dernek, birlik, oda, vakıf ve sendikanın bir araya gelerek oluşturduğu, Mesleki ve Teknik Eğitim Gönüllüleri Platformu’nun düzenlediği Mesleki ve Teknik Eğitimde Ortak Akıl Arayışı Çalıştayı’na başta akademisyenler olmak üzere STK başkanları ve yöneticileri, eğitim yöneticileri ve öğretmenlerden oluşan üst düzey yoğun bir katılım oldu. Mesleki ve teknik eğitimin sorunlarının üç ana tema altında tartışılarak taleplerin belirlendiği çalıştayda, yönetim, program geliştirme ve öğretmen yetiştirme ile ilgili katılımcıların yazılı ve sözlü görüşleri alındı.
‘GENÇLERİMİZİ GÜNÜN ŞARTLARINA UYGUN OLARAK YETİŞTİRMELİYİZ’
Mesleki ve Teknik Eğitimde Ortak Akıl Arayışı Çalıştayı’nın açılış konuşmasını yapan Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ANKESOB) Başkanı Mehmet Yiğiner, “Öncelikle böylesine önemli bir işlevi olan Mesleki ve Teknik Eğitim Gönüllüleri Platformu’nun oluşmasında ve çalıştayın gerçekleşmesinde emeği geçenlere çok teşekkür ederim.” diyerek söze başladı ve şöyle devam etti: “Ulusal boyutlarda önem taşıyan çalışmalarınızı ve paylaşımlarınızı  çok önemsiyorum. Çağımız dijital çağı, teknoloji çağı.  Bugün, bilgi-işlem teknolojilerinde insan yaşamını kolaylaştıran yenilikleri yapan firmalar ön plana çıkmaktadır. Teknolojiyi ticarileştirebilen firmalar hem kendilerine hem de ülkelerine katma değer yaratmaktadırlar. Rekabetin küresel olduğu bir çağda dünün bilgileri ve becerileri ile gençlerimizi yetiştiremeyiz. Bilgiyi kullanacak ve yeni bilgiler üretecek gençlerimizin gerekli donanıma, günün şartlarına uygun becerilere sahip olması gerekmektedir. Geleceğin ekonomisinin bilgi ve inovasyon üzerinde gelişeceği düşünüldüğünde eğitimi yeniden gözden geçirmemiz, eğitimde kalite ve verimlilik boyutunu ön planda tutmamız zorunluluk arz etmektedir.”
‘EĞİTİM PROGRAMLARI ORTAK BİR AKILLA DÜZENLENMELİDİR’
Mesleki eğitimde eğitim programlarının önemini vurgulayan Başkan Yiğiner, “Gençlerimiz yeteneklerinin gözetildiği geniş bir eğitim programıyla gelişirler. Mesleki eğitim, eğitim programları, devlet, çalışan ve işyeri sahiplerinin birlikte yer alacağı bir ortamda ortak akılla düzenlenmelidir. İş yaratmak önemli bir kavram olmuştur. Bu nedenle verilecek eğitimde yaratıcılık harekete geçirilmelidir. Bunun için gençlerimizin ilgi ve yeteneklerine uygun geniş bir eğitim programı uygulamaya konulmalıdır. Öğretmenlik de yaratıcı bir meslektir. Öğretmenler okul başarısının motorudur. Bu nedenle gençlerimiz ile öğretmenlerimiz arasında öğrenme iklimi okullarda mutlaka oluşturulmalıdır.” diye konuştu.
Başkan Yiğiner, konuşmasının devamında “Bir ülkede gelişimin sağlanabilmesi için temel şart  mesleki teknik eğitimdir. Milli Eğitim Bakanlığı ve hatta Kalkınma Bakanlığı da devreye girmeli, mesleki teknik eğitimin baş aktörü olmalı.  Bizler de Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği olarak maddi ve manevi anlamda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye hazırız.  Ülkemizin gelişmesi ve kalkınmasına yönelik atılacak her adımda bizler de varız.” diyerek sözlerini tamamladı.
METE Gönüllüleri Platformu Dönem Başkanı Şahap Yılmaz, Türkiye’nin genç bir nüfusa sahip olduğunu ve bu potansiyelin değerlendirilerek kararlı adımlarla avantaja çevrilmesinin önemini  anlatarak,  “Ülkemiz iş gücünü oluşturan ancak herhangi bir mesleki ve teknik eğitim diploması bulunmayan çalışanların sayısının genel çalışan sayısına oranı yaklaşık yüzde 63’e tekabül etmektedir. Bu oran ülkemizdeki mesleki ve teknik eğitimin etkisizliğini gösteren en çarpıcı istatiksel göstergelerden birisidir. Çalışan nüfusun içerisinde her sektörden insanın bulunduğu bu durum informal eğitimin formal eğitimin önüne geçtiğini göstermektedir. Bununla birlikte yüzde 9,9 oranında işsizliğin olduğunu da unutmamak gerekiyor.” dedi.
Üreten toplumu ortaya koyacak meslek okullarının üretemez konuma getirildiğini belirten Yılmaz şöyle devam etti: “Mesleki ve teknik eğitim ile ilgili düzenlemelerin sadece eğitim sürecindeki eksikliklere veya yaşanan sorunlara odaklanması yanıltıcıdır. Mesleki ve teknik eğitim sistemini eğitim öncesi, eğitim içi ve eğitim sonrası olmak üzere bütün bir sistem olarak ele almak gerekmektedir. Mesleki ve teknik eğitim sistemine geçiş ile mesleki – teknik eğitimden yüksek öğretime geçiş en az mesleki ve teknik eğitim süreci kadar önemlidir. Bunların yanı sıra sistemin diğer bir önemli öğesi ise öğretmenlerdir. Öğretmenlerin mesleklerine yönelik ilgileri, tutumları, alan bilgileri ve öğretici özellikleri mesleki ve teknik eğitimin niteliği açısından büyük önem arz etmektir. Ekonomik olarak gelişimini sürdüren Türkiye’nin demografik fırsattan yararlanabilmesi, çalıştırabilir nüfustaki kadın ve erkek tüm bireylerin insan onuruna yaraşır koşullarda istihdam edilebilmeleri için gerekli becerilere sahip olmalarına bağlıdır. Bu doğrultuda, en kısa zamanda yapılması gereken çalışmaların başında kaliteli eğitime erişimin yaygınlaştırılması, eğitim sisteminin modernizasyonu, eğitim niteliğinin geliştirilmesi gelmektedir. Bu çerçevede, mesleki ve teknik eğitimin son derece önemli bir rolü vardır.”
Çalıştay Koordinatörü Prof. Dr. Hıfzı Doğan da yaptığı konuşmada, “Bir tarafta hızlı bir teknoloji var. Bu hızlı teknolojiyle rekabet edebilmek için öncelikle yapılması gereken işler var.  Diğer tarafta da ise bu  iş hayatına personel yetiştiren, kaliteli eleman yetiştiren mesleki eğitim sistemi var. Temel sorun, sanayideki hızlı değişime,  mesleki ve teknik eğitimin yavaş değişiminden kaynaklanan bir boşluk var. Çalıştayın odak noktası da budur. Hızla değişen iş hayatına en kısa zamanda uyum sağlayabilecek bir mesleki teknik eğitim sistemi ne olabilir, bu konuda görüşlerimizi, deneyimlerimizi bu çalıştayda paylaşacağız. Çalıştayda özellikle sistemin yönetim, eğitim programları ve öğretmen yetiştirme boyutları üzerinde odaklanılacak.” ifadelerini kullandı.
Doğan, Çalıştayın sonuç raporunu sanayi, eğitim ve deneyimi olan sivil toplum örgütlerinden oluşan ortak bir grupla ilgili kurum, kuruluş ve kamuoyuna anlatacaklarını da sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından çalıştay; I. oturumda eğitimin yönetim boyutu, II. oturumda eğitim programları, III. oturumda da öğretmen yetiştirmenin katılımcılar tarafından değerlendirildiği üç oturum olarak devam etti.

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu